27 Aralık 2012 Perşembe

31. Hafta Bebeğim ve Ben

Evet yine ben,
Merhabalar sevgili okuyucularım,

Bu hafta aşı haftasıydı. Tetanoz için beni yeniden bilgilendirdiler ve aşımı oldum. Omuzdan, daha az kullandığım koluma yapıldı. E biraz ağrı duymuyorum desem yalan olur, aradan 3-4 gün geçmesine rağmen hala bir sızı mevcut. Bebeğim bak senin için nelere katlanıyor annen :) Bu aşının genel amacı steril ortamda doğum yapmazsam bebeğimi ve beni koruması durumuymuş. Gelecek ay bir doz daha yapılacak. Bir de aşı karnesi verdiler elime :) Hafta sonu doktora gideceğim için de aile hekimimden kan tahlili istedim. Ertesi gün aç karnıma gelmemi söyledi. Özel doktora görüneceğim. Özel hastaneye kan tahlili için para vermek istemiyorum açıkçası, bu nedenle aile hekimimde yaptırmak daha mantıklı. Yine iki tüp kan verdim. Sonuçlar Cuma öğleden sonra çıkacak.

Bu arada yıl sonu kampanyalarını kullanarak bir de araba aldık bebeğimize. Eeee şanslı çocuk doğmadan arabası oldu :) Kardeşime bu haberi verirken ki tepkisini de sizinle paylaşmak istiyorum. Telefonda konuşuyoruz. Bebek nasıl diye sordu, ben de "Bebek gayet iyi hareketli, ona araba aldık." dedim. "Ya ne gerek vardı şimdiden sizin ev de küçük nereye sığacak" dedi. Başta ben de ne demek şimdi bu diye düşündüm ki anladım yanlış anladığını. "Ya arabayı sırtımıza alıp eve çıkarmayacağız herhalde" deyince olay anlaşıldı :) ama çok güldük ve güzel bir anı oldu bize.

Bu arada doktordan doktora evden çıkar oldum. Yürüyünce hatta arabayla bile bir yerlere gidince karnım göbek deliğimden kasıklarıma kadar ağrıyor. Sanki karnımdaki ağırlıklar beni aşağı çekiyor gibi oluyorum. Ben de dışarı çıkmıyordum. Aşı için çıktığım gün biraz da AVM gezeyim dedim. Gittim ama maalesef yıl sonu indirimlerinin hiçbirinin bana faydası yok. Bedenim ve şeklim maalesef uygun değil :) Aslında alınabilir sonrası için ama ya kilolarımı asla veremezsem bir sürü para da vermiş olmak istemiyorum, giyinemeyeceğim şeyler için. Bu nedenle sabırla doğumu ve zayıflamayı bekliyorum. Böylece ben de çılgınlar gibi alışveriş sefası yapabileceğim. Çok kendimi de yormadım, ama yine de insan eve gelince ne kadar yorulmuş olduğunu anlıyor işte. Hele dün akşam çok kötüydüm, eşimin masajları olmasa herhalde uyuyamazdım ki zaten sabahın 3'ünde uyanıp 5-6 gibi ancak sızdım. Sizinle bir sırrımı da paylaşayım. İlber Ortaylı'yı okuyorum, sıkıcı bir tarih kitabı ile uyku kolay gelir değil mi? Maalesef sökmedi bu taktik kitap bitmek üzere :) Bebek ben de tarih okuma alışkanlığı da kazandırdı böylece :)

Çok çok öptüm... :P

30. Hafta Bebeğim ve Ben

Merhabalar yeniden,
Bu hafta artık yapmam gereken bir işi tamamlamam gerekiyor. Aile hekimimle görüşmek. Arayıp duruyorlar. Hamileymişsiniz bir uğrayın diye. Ben hiç gitmedim aile hekimimin yanına. Aslında evime de yürüme 5 dk ve sonunda gitme kararı almamın tek sebebi, bebeğin aşılarını takip etmenin gerekli olması. Gittim çok güzel karşıladılar. Doktorun yanında da bir ebe çalışıyordu, Berna Hanım. O da çok tatlı bir bayan hatta bebeğin kalp atışlarını bile dinledik. Bir sürü form doldurduk şunun hakkında bilgilendim bunun hakkında bilgilendim diye. Prosedür bence güzeldi. Ne neden yapılıyor, amaç ne ve isteyip istemediğime de ben karar veriyorum. Daha önce doktorun söylediği tetanoz aşısı hakkında da baya bilgilendirildim. E biraz geç kalmışım. 5 doz vurulmam gerekiyormuş ve ayda bir yapılıyormuş. Bu 5 doz tamamlanınca bebeğim de ömür boyu tetanoza karşı bağışıklık sahibi olacakmış. Ben ancak bu durumda iki doz vurulabilecekmişim. Bu da 1. dozda 24 saat ve 2. dozda bebeğin 5 yaşına kadar korunumunu sağlıyormuş. Eee bu durumda gel de yaptırma aşıyı. Haftaya randevu verdiler gidip vurulacağım bakalım.
Bu yaşta da aşı vuruluyorum ya ah bu annelik işte :)
Çok çok öptüm :P

29. Hafta Bebeğim ve Ben

Merhabalar,
Bir bebek battaniyesi başlamıştım, artık sona doğru geliyorum. Aslında bebeğimin 6-7 tane battaniyesi olmuştu. Annem 2 tane aldı, eşimin akrabaları 1 tane getirdi, eşimin ailesi 2 tane eşime ait bebeklik battaniyesi verdi ve benim annem de benim bebekliğime ait 2 tane battaniye verdi. Dolayısıyla şimdiden battaniye zenginiyiz, ama ben de bebeğimin bebeği olunca ona al bu da babasından diyebilmek için özel bir battaniye yapmaya karar verdim, hem de zaman geçiriyorum işte. Ev hanımlığına iyice ısındım yani. 5 şişle motifli battaniye örmek her ev hanımının da harcı değil ya, aştım ben olayı aştım :) Siz de bebeğinize hatırası olacak bir şeyler yapın bence güzel oluyor.
Bu aralar uyku en sevdiğim şey haline geldi. Ama gece uykusu derseniz geceleri pek uyuyamıyorum. Bebeğim gece tepikleyip duruyor. Sabaha karşı uyuyup öğlene doğru ancak kalkıyorum işte. Ev hanımı olmanın tüm nimetlerinden yararlanıyorum.
Bebeğim 40 cm'leri geçti ve kilosu da 1,5 kilo civarında. Onu kucağıma almak için sabırsızlanıyorum. 9-10 hafta civarında bir şey kaldı ama sabır tükeniyor işte. Bazen bir an önce çıksa diyorum bazen de aman ne de olsa çıkacak bir de hasta falan olur iyice büyüyene kadar kalsın orada diyorum. Ah bu kararsızlıklar işte :)
Artık haberlere hiç bakamaz oldum.  Aslına bakarsanız dizilere de bakamıyorum ya. Saçma sapan şeyler için üzülüp ağlayıp duruyorum. Bunu şöyle açıklayabilirim. Adam idam edilecek, ben sanki o adamım hapishanede olan da benim sabaha karşı öleceğimi biliyorum ve öyle yaşıyorum hislerinin hepsini gerçekten yaşıyorum. Bu ne kadar saçma bir şey ama oluyor işte. Eşim azıcık bir şey dese, buna da örnek vereyim, "aynı tabaktan çorba içmek zor oluyor" :) belki de espri ile söylenmiş ben sanki kocam beni aldattı sevmiyor gibi hislere gark oluyorum. Zor bir yaşantı bu :) Ama sanırım annelerin hep ağlamasının nedeni de bu hormonlar olabilir işte. Anne olmak zor zanaat...
Çok çok öptüm :P

28. Hafta Bebeğim ve Ben

Merhabalar,

Bu hafta yine doktor haftası, kan ve idrar tahlilim vardı. Sorunsuz bir biçimde bu haftayı da terk ettik :) Annem şeker hastası diye bende de gebelik şekeri çıkabilir diye düşünmüştüm ama onda da şükr bir sorun çıkmadı. Arkadaşım birazcık şeker yükleme testi ile ilgili kafamı doldurup beni korkutmuştu. İçeceğim şeyin iğrenç olacağını düşünüyordum. Bana sakın 1 hafta şekerli bir şeyler yeme tavsiyesinde de bulundu. Ama gerçekler şöyle:

İlk etapta aç karnına kan tahlili yaptırıyorsunuz. Değer yüksek çıkarsa zaten ikinci bir teste gerek olmuyor. Ne de olsa şeker hastası deniyor size artık. Düşük çıkarsa ki ben de normal değerlerin de altında çıktı (72 falan), bu durumda ikinci test şeker yüklemesi yapılıyor. Bunda da size bir bardak soğuk suya 50 gr eczaneden aldığınız glukozu, yarım limonla karıştırıp içiriyorlar. 1 saat sonra da kan testi yapıyorlar. Bunda da yüksek çıkarsa şeker hastasısınız demek oluyor. Benimki çok şükr normal değerlerde çıktı böylece bu korkumdan da kurtulmuş oldum. Doktorum tetanoz aşısı vurulmamı söyledi. Ben aşılardan korktuğum için bu durumu hem araştıracağım hem de gerek yoksa vurdurmamaya karar vereceğim. Bakalım ne olacak?

Hadi görüşürüz, çok çok öptüm :)

27. Hafta Ben ve Bebeğim


Merhabalar yeniden, yeni bir haftadan daha,
Kilo almaya devam ediyorum. Ama okuduğum bir yazıda şöyle diyor: "Fazla kilo almak rahatlamanızı sağlamayacaktır." Evet aynen öyle sonra onları vermek de var. Bence beslenirken en çok dikkat edilmesi gereken şey ne lazımsa bebek için ondan yemek sonra karın doyurmak. E ne de olsa öncelik artık bebeğimiz. Bebeğin gelişimi hala iyi, kara kurutulmuş meyvelerin hepsinden yiyorum. Bu ara bir de Siirt fıstık takıntısı olmuş. Fıstıktaki protein ve mineraller; B1 ve B2 vitamini, kalsiyum, fosfor, C vitamini ve E vitaminleri  sayesinde kalp krizi ve kanser riskini oldukça azaltır, ayrıca kalorisi sayesinde enerji ihtiyacınızı karşılamaya neden olur. Doymamış yağ oranı yüksek olan fıstık kolestrol dostudur, bu nedenle rahat rahat yiyebilirsiniz. Ayrıca fındık ve ceviz de tüketin. Ben günde 8-10 olan yeme limitini 3-4 avuca kadar çıkarıyorum. Aslına bakarsanız bitme riski olmasa 3-4 kilo bile yiyebilirim ama çabucak bitiyor işte :)
Bebeğim karnımda o kadar hareketli ki bazen dışarı çıkacak zannediyorum. Artık hareketlerini o bebek hıçkırıkları şeklinde değil de bilinçli olarak yapıyormuş. Alan da dar gelince tabi garibim çıkma eğilimi gösteriyor :)
Çömelme ve eğilme hareketlerimde belli bir kısıtlılık oluştu. Yine okuduğum bir yazıdan sonra ben de ayakta dururken ayaklarımı göremediğimi fark ettim. Ama yazıyı okumadan önce cidden bunun farkında değildim. İnsan kendindeki değişiklikleri gördükçe şaşırıyor. Her sabah ayna da ilk göbeğimi görüp şaşırışım ve sonra orada bebeğimin olduğunu bilerek mutlu oluşum paha biçilemez.
İnsan anne olmadan gerçekten anneliğin o güzel duygusunu algılayamıyor.
Çok çok öptüm...

26. Hafta Bebeğim ve Ben

Merhabalar,

Artık kıyafetlere sığmak neymiş aldığım hamile kıyafetlerine bile sığamıyorum. Sığıyorum da çok daralıyorum. Şöyle robadan genişleyen bir şeylere ihtiyacım vardı. Ben de bir mağazadan baktım bu tarz kıyafetlere ve fark ettim ki farklı semtlerde aynı ürün farklı fiyatlarda. Aslında bu semt farkı değil de zannediyorum ki bir mağazanın alışveriş merkezinde diğerinin ise çarşıda cadde üzerinde olmasından kaynaklanıyor. Neyse kısacası fiyatlar uçuktu ve ben de diğer mağazaya gitmek durumunda kaldım. Merak edenler için açıklama yapayım, pahalı olan mağaza Ümraniye çarşıda, ucuz olan ise Beşiktaş büyük çarşı binasının içinde en üst katta. Belki size de lazım olur.

Bu arada süper bir değişiklikten bahsetmek istiyorum size. Ben normalde aşırı derecede üşüyen bir insanım. Fakat bu sıralar hiç üşümeyen eşim üşürken ben gayet T-shirtlerle dolaşabiliyorum. Kan hacminin hamilelerde artmasına bağlı olarak böyle bir durum ortaya çıkıyormuş. Hatta bazı hamileliklerde menapoz öncesi sıcaklık nöbetlerine rastlanabiliyormuş.

Bebeğime bu hafta uyku tulumu aldım, kadifeden ekru renkli, hemen sizinle de paylaşayım :) hatta bu hafta daha önce bahsettiğim beşiğini ve dolabını da paylaşayım. Bebek beşiği alırken dikkat etmeniz gerekenlerden de sizi haberdar etmek istiyorum.

            


Öncelikle bebek beşiğini çok fazla kullanamayacaksınız hele de şu benim de çok beğendiğim süslü püslü beşiklerden düşünüyorsanız. Çünkü 6 aya kadar kullanılabiliyor o minicik beşikler, evet sizin de aklınızdan geçtiği gibi süper sevimliler ama elden ne gelir. Ya eviniz büyük olacak ki sonrasında daha büyük bir taneye geçiş yapabilin ya da benim gibi küçük ev sahibi iseniz en optimum kullanıma sahip olanı seçmek durumundasınız. Ben Amerikan filmlerindeki tipik parmaklıklı sallanmayan cins bir beşik aldım güzelce de süsledim. Bu beşiği neredeyse 5-6 yaşına kadar kullanabilir. Ayrıca daha sonrasında parçalara ayrılıp küçük bir paket olarak saklanabilir de. Renk olarak beyaz seçtik. Böylece erkek bebek  beklerken aldığımız mavi süsleri çıkarıp, kız bebeğimiz olunca pembe süslerle rahatlıkla süsleyebileceğim. Çok ileriye dönük planlar oldu ama bence mantıklı da oldu :)

Şimdilik bu kadar haftaya yine görüşürüz. Çok çok öptüm :P

25. Hafta Bebeğim ve Ben

Merhabalar,

Uzun zamandır yazıp yayınlayamadığım yazıları bu hafta hızla yayınlamayı planlamaktayım. Evet 6 ay bitti yani 2. üç aylık sürecinde sonuna geldik. Birçok yazıda bu aydan sonra zor günlerin beklediği yazıyor hamileleri, ama aslına bakarsanız ben harikayım. En azından öyle hissediyorum. Bebeğimin vuruşlarını daha iyi hissediyorum. Onunla yaşamak süper. Yakın bir kaç arkadaşım, hamilelikte en çok özledikleri şeyin bu hareketleri hissetmek olduğunu söylemişlerdi. Bence de sanırım bunun özlenmemesi mümkün değil. Yani 2., 3. belki de ömrüm yeterse 4. çocuğu yapmak zorunda kalabilirim. :) (NOT: Bu hareketler ilerleyen zamanlarda sizi uyutmaz hale gelince pek de böyle özleyeceğinizi düşünmüyorsunuz :) )

Diğer taraftan eşimin bebeğimizi hissetmek için karnıma dokunması, bebeğimizi böyle sahiplenmesi, ağzımdan çıkan ya da fiziksel olarak tahminine sebep olduğum isteklerimi ben istemeden gerçekleştirmesi ise süper. Eşim zaten çok düşünceli bir insandır ama bu haliyle annemden beter desem güzel bir benzetme yapmış olurum.

Bu hafta bebeğimin her şeyinin tam olduğunu fark ettim, tek bir eksikle; ben bebeğim için hiçbir şey yapmamışım. Büyük bir arayışa girdim internetten ve bebeğime bir battaniye ve bir uyku tulumu örmeye karar verdim. Öreceklerimi buldum, hatta battaniyenin yumaklarını aldım. Hep bebeklerin bebek arabasında beyaz örgü battaniyeler ile örtülmesine bayılmışımdır işte ben de bunu gerçekleştireceğim. Bakalım nasıl olacak?

Doktora çalışmalarıma devam ediyorum. Bebeğim daha doğmadan doktora yapıyor ne kadar güzel değil mi :) Belki o benden daha başarılı bir öğrenci olur, ben bir türlü bitiremeyeceğim bu işi. 

Evet bu haftalıkta bu kadar. Bundan sonra dedikoducu kız gibi veda edeceğim size :)

Çok çok öptüm...